Terminology
Gezi Sozlugu | Version 2.0 September 2013
Gezi
Gezi (I) a. 1. Ülkeler veya şehirler arasında yapılan uzun yolculuk, seyahat. 2. Gezmek, görmek, eğlenmek amacıyla yapılan yolculuk: “Kafile, rol alan şahıslar tarafından yapılan türlü oyunlarla geziyi tamamlar.” -A. K. Tecer. 3. Gezilip hava alınacak yer. 4. Gezinti yeri: İnönü gezisi. Taksim gezisi.
ve yeni kullanim onerileri:
Gezi Zekali: Gezi olaylarini marifet sanma hali.
Gezizci: Gezi parkinda cadir kurularak yapilan bir tur izcilik.
Gezilogy: Gezi olaylarindan buyuk bilimsel sonuclar cikaran sahte bilim dali.
Gezinektomi: Gezi olaylarini akildan cikarmak icin direniscilerin tatil yerlerine gitme durtusu.
Gezinismus: Olaylara karisirsam isimden olurum korkusuyla uzak durmanin verdigi aci.
Gezinomi: Beles ya da evden getirilmis, direniscilerle paylasilmis malzeme ekonomisi. (Meksikadan kartla odenen pizza vs.)
Gezimtirak: Gezi Parki olarak algilayarak direnme alani secilmis farkli yer. Yogurtcu parki vs.
Gezilemek: Kamusal alanlarda isgalleri ve ideolojik faaliyetleri fikir ozgurlugu olarak gostermek ve uygulamak. benzer kelimeler: forumlama, sovyetleme.
Geziensis | Gezidenlik: Gitmemekle beraber arkadaslara oradaydim deme durumu.
Gezinmek: Gezi olaylarinin yavaslamasinda beliren his. Bir turlu ezinmek.
Gezimek: Yerleskede kantinde otururken arkadaslarin israriyla olaylara katilmak.
Gezismek: Kolkola siki safli bir yurume ve slogan atma yontemi.
Gezi Molla: Sadece Gezi olaylarinda islami (namaz kilma, kandil simidi yeme vs.) tavirlar gosteren kisi.
Gezi Baskisi: Mahalle baskisinin ozel bir turu. Neden gelmedin, gitmedin seklinde.
Geziteci: Gezi olaylarindan devrim cikaran yazilar yazan gazete kose yazari.
Gezifoni: Mars ritminde Gezi slogani.
Gezintileme: Masum Gezi pozlarini Facebook'a ekleme.
Gezilemek: Akilli telefonla kisa video ya da fotograf. “Bak, bak , cabuk gezile, neler oluyor” seklinde.
Gezo: Kardo, Gezide tanisilan arkadasa seslenme sekli.
Gezirama: Duvar boyunca slogan yazma, slogan bezleriyle pacavralama.
Gezinti: Geziye gelen Izmirlilerin basibos dolasmasi.
Gezintili olmak: Gezi olaylarina katilanlardan baskasini arkadas bilmemek.
Ic gezirmek: Neden devrim yapamadik diye hayiflanmak.
Gezi Ruhu: isine gelirse tavir koymanin baska adi. Sana olursa gezi ruhu bana olursa gezi ruhsuzlugu.
Gezi muhabbeti: Ben de oradaydim diye acilisi yapilan geyik.
Gezigen: Basibos dolasmaya cikip kendini Taksim civarinda bulmak.
Gezi kararmak: Bir tur gozunu karartma ve sonucu ne olursa olsun herhangi bir parkta baskalarina parki zehir etme istegi ile yapilan hareketler.
Gezi karti: Gezi direnisine dadanan karta kacmis devrimci babalar.
Gezincik: Geziye goturulmus kucuk cocuk. “ Bu gezincik ne yapiyor burada” seklinde.
Gezi kara: Normalde sakin olmakla beraber Gezi’de gorulen sekilde hircin davranma. “Ne o Gezi kara bir haldesin’ seklinde.
Gezi taslamak: Basi ortulu birisinin iyice yanina gidip, gozunun icine icine bakma hali.
Gezi annesi: Aniden oglunun, kizinin dadi ve bakicilar elinde buyudugunu kavrayip ne yaptigina ilgi duyan anne turu. "oglusuma gezi annesi oldum, artik ben de yanindayim ama babasi hala kiziyor" seklinde.
Çapulcu
Çapul kökünden türemiş bir kelime. Düşman topraklarına girerek yağma yapan disiplinsiz askeri birlik veya akıncılar anlaminda.
Çağatay Türkçesinde çapawul olarak geçer: Türkmānlarnıng mahallesinge çapawul saldılar.
ve yeni kullanim onerileri:
Çapulcu: çapulcu
Çhapuling: Daha cok facebook çapulculugu.
Sözcük protestolar sürecinde, LMFAO'nun Party Rock Anthem ("Everyday I'm shuffling")şarkısının sözlerine gönderme yaparak "Everyday I'm çapuling" şeklinde kullanılmaya başlandı.
Çapulgan: Gezi parki olaylari etrafinda gelisen sloganlar.
Ornek:
Kahrolsun bağzı şeyler!
Mustafa Keser'in askerleriyiz!
Yasak ne ayol!
Tomalara göğüs geren, İşte benim Zeki Müren!
Çare Drogba
Polis kardeş! Gerçekten gözlerimizi yaşartıyorsunuz..
İstanbul TOMA'sını seçiyor!
Ay resmen devrim..
Filiz, direnelim mi!
Sıkma demiyorum, hobi olarak yine sık..
Gazı kes, öpüjem..
Biber gazı cildi güzelleştirir.
Haberim yokmuş gibi sık pampa.
Slogan bulamadım!
Biz sinek ilacı aracının arkasından koşmuş nesilleriz, Gaz da neymiş!
Yalnızlığın kokusu nasıl Tayyip!
Bu gaz bir harika..
Çapul Çapuldak: Hipilesmis kilik kiyafet ve gazmaskesi ile baretten olusan Gezi parki modasinin toplu adi. “Kiz, Çapul Çapuldak nereye boyle.” seklinde.
--
Erju Ackman
Washington DC
Gezizekalı
Karasulu, A. (2016). 11 ‘We May Be Lessees, but the Neighbourhood is Ours’. Everywhere Taksim, 201.
Prime Minister Erdoğan, in his speech at the ceremony, blamed the
protesters against the third airport for being Gezizekalı (‘Gezi-minded’), a
possible and quite unwitty wordplay for gerizekalı (‘idiot’):
Last year in May, some Gezizekalı people sprang up. Those Gezizekalıs
could not bear this airport. For it is impossible for them to imagine such
a gigantic airport. They still want to see Turkey as it was twelve years
ago. Turkey has reached a point where it can build the biggest airport in
the world. The schools we have built, the divided roads. We are proud of
you. Your unity makes some people crazy.37
Although this article has focused narrowly on urban struggles (and those
in Istanbul), there has been local collective action in rural Turkey against
hydroelectric, thermal and nuclear plants as well as new mines. This allows
us to say that space is not only a stage for contentious politics but a
solid ground for vocalising dissent, in the form of spatial claims. Often,
self-organising people defending their livelihood and environment are
faced with a government that claims the ultimate right to define the use
of urban and rural space, legitimising this right with majoritarianism. The
use of urban and rural space aims at profit maximisation: construction is
said to represent ‘development’ and ‘welfare’ for the public, if not for the
construction groups close to the government.
It is hard to foresee the turn this episode of contention could take in the
face of widespread dispossession or a crisis in the construction sector. With
reference to space, there is still room for discussion, dissent, alternative
imaginaries, struggle and resistance. Gezizekalıness in this sense would suggest
new alliances and new means for challenging the current socio-spatial
order. As the graffito in the title of this article suggests, such struggles are
given life primarily by the residents.